27 Ekim 2001 Cumartesi

Ne telif hakkı behey ukala!

Bugün eve gelen bir paketin içinde Yapı Kredi Yayınları'nın bir kitabı çıktı. Adı "11 Eylül." Kitabı hazırlayanlar Tamer Erdoğan, Bedirhan Toprak, Cem Akaş, Fatma Canpolat ve Ali Ece. Kim olduklarına dair herhangi bir ipucu yok.

Sayfaları çevirince, kitabın yerli ve yabancı basında 11Eylül Manhattan ve Washington terör saldırıları konusunda çıkan yazılardan derlenmiş bir antoloji olduğunu gördüm.

Yayıncı "hem bugün (terörist) şokun nasıl anlamlandırılmakta olduğunu daha iyi bilebilmek hem de yarın dönüp bakıldığında 'yeni miladı' yaratan ve yaşayanların nasıl insanlar olduğunu, güçlerinin, korkularının ve zaaflarının neler olduğunu merak edeceklere bir belge bırakmak için," bu derlemeyi yayınladığını söylüyor.

"11 Eylül" YKY'de görmeye alıştığımız kalitede bir kitap. Birinci bölümünde Türk basınından, ikinci bölümünde uluslararası basından alıntılar var.

Türk yazar ve gazeteciler arasında Çetin Altan, Cüneyt Arcayürek, İsmet Berkan, Hasan Cemal, Güneri Cıvaoğlu, Bekir Coşkun, Okay Gönensin, Ertuğrul Özkök, Mümtaz Soysal gibi birçok ünlü kişinin köşe yazılarını bulabilirsiniz.

Bir de baktım, benden de bir yazı almışlar.

Çok güzel.

Yalnız ne bana telif hakkı ödendi, ne de iznim alındı. Herhalde diğer yazarların durumu da değişik değildir.

Diyeceksiniz ki: "Ne telif hakkı, behey ukala? Zaten kaç tane satacaklar? Neredeyse 100 tane yazarın yazısını almışlar. Yüz kişiye telif hakkı mı vereceklerdi?"

Anlıyorum da, bu işte bir acayiplik, gariplik, sakatlık; bir incelik eksikliği görmüyor musunuz?

Telif hakları Türk yayın evreninin en büyük sorunlarından biridir. Bu sorundan hem yazarlar hem de yayınevleri nasibini almaktadır. Yazarlar telif hakkı almamaktan veya hakkıyla almamaktan şikâyetçidirler. Yayınevleri, telif hakkını ödedikleri yapıtların korsan yayınevleri tarafından aynen kopye edilip piyasaya verilmesinden yakınırlar.

Bu ortamda, YKY gibi Türkiye'nin en büyük ve ciddi yayınevlerinden birinin telif hakları konusunda daha olgun ve yasalara uygun davranmasını beklemek, acaba, ukalalık mıdır?

Eğer olgunluk ve yasalara uygun davranma YKY'den beklenemezse kimden beklenebilir?ff

Telif haklarına YKY gibi yayınevleri saygı göstermezse kim gösterecek?

Bir yayınevi, kendi sektörünün temel prensiplerinden birini kendisi hiçe sayarsa, kim dikkate alacak?

Birileri kitap yayınlanmadanfarasa ve "yazınızı kullanabilir miyiz?" diye sorsa, seve seve "evet," derdim.fAma onu bırakın, kitabın içerisine bir not koyup "Yazınız için teşekkür ederiz," deme inceliğini göstermeyi bile akıl etmemişler.

Belki de antolojiye yazılarımızı almış olmalarının onurunun bize yeterli olacağını düşündüler. Eğer böyle düşündülerse bu, ayıbı hakaret mertebesine yükseltmek olur.

"Burası Türkiye. Talep ettiğiniz standartlar Türkiye için yüksek," diyebilirsiniz.

Hayır değil. Bir standart ne kadar yüksek ise o kadar şiddetle talep edilmesi gerekir. Çünkü, birkaç gün önce Nobel Edebiyat Ödülü'nü alan V.S. Naipaul'un dediği gibi, bir standart ancak yüksek ise ona sahip olmaya değer.

EN ÇOK OKUNANLAR